Peygamber Efendimiz(s.a.v.)’in ashabının ileri gelenlerinden biridir.Ensardan,Hazreç kabilesininbir kolu olan Neccaroğulları’na mensuptur.Babası Sabit,annesi Malik b.Muaviye’nin kızı Nevvar’dır.
Zeyd(r.a.) hicretten yaklaşık 11 yıl önce dünyaya gelmiştir.Babası O henüz 6 yaşındayken, hicretten 5 yıl önce, Buas gününde yani Evs ve Hazreç kabileleri arasında çıkan savaşta ölmüştü.
Peygamber Efendimiz(s.a.v.) Medine’ye hicret ettiğinde 11 yaşlarındaydı. Nitekim Bedir Gazvesine boyundan büyük kılıcı sürükleyerekkatılmak istemiş fakat Efendimiz(s.a.v.) tarafından güzel bir dille geri çevrilmiştir. Bir rivayete göre Uhud Savaşı’na da katılamamış, ilk bulunduğu gazve Hendek Gazvesi olmuştur. Hendek açmak için toprak taşırken Efendimiz(s.a.v.)’in ‘bu ne iyi bir çocuktur’ iltifathına mazhar oluyor.
Zeyd(r.a.)çok akıllı,zeki ve hafızası güçlü bir sahabi idi. Efendimiz(s.a.v.) daha Medine’ye hicret etmeden bir çok sureyi ezberlemişti. Annesi O’nun bu yeteneğini farkedince elinden tutup Resullullah’a götürüyor ve ‘Ey Allah’ın Resulü! Oğlumuz Zeyd Kur’an-ı Kerim den 17 sure bilen ve kalbinize nasıl indirildi ise öyle tilavet eden biridir.Ayrıca çok zekidir, okuma ve yazması çok güzeldir,sizin yanınızda durmak istiyor, O’nu dinlemek istermisiniz’ diyor. Efendimiz(s.a.v.) dinliyor ve Bedir Savaşı’na küçük olması sebebiyle katılamayan Zeyd(r.a.)’yı yanına alıyor.
Allah Resulü(s.a.v) bir gün kendisine ‘Zeyd, benim için yahudi dilini öğren,söylediklerimin tam aktarılması konusunda onlara güvenmiyorum’ der. Zeyd(r.a.) da15 gün gibi kıs bir sürede ibraniceyi öğrendi. Onun bu müthiş zekasını gören Peygamberimiz(s.a.v.) süryaniceyide öğrenmesini ister ve 17 gün gibi kısa bir sürede süryaniceyi de öğrenir Zeyd(r.a.).
Böylece Zeyd(r.a.) Peygamber Efendimiz(s.a.v.)’in tercümanı oluyor,aynı zaman da vahiy katibi olma şerefinede erişiyor. İnen ayetlerle filizlenip büyüyor,ve ayetleri yazıya geçirip öğrenme imkanı elde ediyor.
Gelişip büyüyünce de ilimle cihadı birleştiren hayra talip bir dava eri oluyor. Ashabın alimleri arasında sayılıyor. Sadece Kur’an-ı ezberlemekle kalmamış,mirasla ilgili feraiz ilmini de çok iyi öğrenmişti. Öyle ki ashap arasında bu ilmi O’ndan daha iyi bilen yoktu. Resulullah(s.a.v.) ’feraizi en iyi bilen Zeyd’dir’ diyerek miras hukukundaki derin bilgisine ve hesap kabiliyetine işaret ediyordu.
Tebük Seferi’nde Beni Malik b. Neccar’ın sancağı ensardan Umare b. Hazm(r.a.)’ da iken ‘Kur’an da öncelik vardır;Zeyd senden daha çok sure ezberlemiştir ve ilmi senden ziyadedir’ diyerek sancağı Zeyd(r.a.)’ya veriyor.
Allah Resulü(s.a.v.)’nün vefatından sonra halifenin ensardanmı yoksa muhacirlerdenmi olacağı hususunda çıkan ihtilafta Zeyd(r.a.) ensara seslenerek ‘Ey ensar! Allah Resulü(s.a.v.) hicret edenlerdendi. Yerine geçecek halifede hicret edenlerden olmalı,biz Resulullah(s.a.v.)’ın yardımcısı ve destekçisiydik,yerine geçecek halifenin de hak yolunda destekçisi olacağız’ demiş ve hz. Ebubekir(r.a.)’e biat etmiştir.
Hz. Ebubekir(r.a.) zamanında Kur’an’ın toplanıp tep kitap haline getirilmesi için oluşturulan heyetin başındaydı. Bu tarihi hizmeti Hz. Osman zamanında da Kur’an’ın çoğaltılması konusunda tekrarladı.
Hz. Ömer(r.a.) ve Hz. Osman(r.a.) hilafetleri zamanında Medine’den ayrıldıkları zaman yerlerine Hz.Zeyd(r.a.)’yı bırakırlardı.
Hz. Osman(r.a.) zamanında beytülmala bakmakla görevlendirilmişti ve Hz. Osman taraftarıydı. Yermük günü de ganimetlerin taksim işini Zeyd(r.a.) üstlenmişti.
Hz. Zeyd b. Sabit (r.a)’nın evlatları ve torunları da dini sahalarda hizmet etmişlerdi. Bunlardan Harice isimli oğlu yedi fakihten biridir.
Miladi 612 yılında Medine de doğan Zeyd b. Sabit (r.a.) yine Medine de miladi 665 yılında vefat etmiştir. O öldüğünde müslümanlar,O’nun ölümüyle toprağa gömülen ilme ağladılar.
-------------------------------------------
Hz. Abdullah b. Abbas (r.a) ilme gidilir diye O'nu ziyaret ederdi. Bir defasında Zeyd Hazretleri hayvanına binerken özengiyi ve yuları tutunca "Bunu yapmaktan vazgeç, ey Rasulüllah'ın amcaoğlu!" dedi, İbn-i Abbas:"Biz alimlere böyle davranmakla emrolunduk." diye karşılık verince, "Bana elini göster." diyen Zeyd'e elini çıkarır çıkarmaz eğilip öperek, şöyle dedi Zeyd Hazretleri İbn-i Abbas (r.a)'a: "Biz Peygamberimizin ehlibeytine böyle davranmakla emrolunduk.’
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder